Altın Çağının Dönüşü: 2025'te Ons Altın Rekor Kırarken Gram Altında Yeni Bir Dönem Başlıyor



Altın Çağının Dönüşü: 2025'te Ons Altın Rekor Kırarken Gram Altında Yeni Bir Dönem Başlıyor
Altın Çağının Dönüşü: 2025'te Ons Altın Rekor Kırarken Gram Altında Yeni Bir Dönem Başlıyor
2025 yılı itibarıyla altın, küresel ekonomide yeniden güvenli liman statüsünü güçlendirdi. Enflasyonun yapışkan etkisi, jeopolitik risklerin artışı ve merkez bankalarının para politikalarında yön arayışı, değerli metalleri yatırım portföylerinin merkezine taşıdı. Dolar bazında ons altının 4.000 USD seviyesini aşmasıyla birlikte, TL bazında gram altın fiyatları da yeni bir rekor dönemine girdi. 2025 itibarıyla ons altın fiyatlarını yönlendiren dört ana parametre öne çıkmaktadır: küresel enflasyon beklentileri, likidite koşulları, reel faizler ve jeopolitik riskler.
Enflasyon ve Güvenli Liman Etkisi
Küresel enflasyon, birçok gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomide hâlâ merkez bankalarının hedeflerinin üzerinde seyretmektedir. ABD’de çekirdek enflasyonun kalıcılığı, Avrupa’da hizmet enflasyonunun dirençli yapısı ve gelişmekte olan ülkelerde gıda-enerji fiyatlarındaki oynaklık, yatırımcıları enflasyona karşı korunma arayışına yönlendirmektedir. Bu durum, altının “değer koruma aracı” rolünü güçlendirmiştir
Likidite Koşulları ve Para Politikası Etkisi
FED ve ECB gibi büyük merkez bankalarının bilanço küçültme sürecini temkinli yürütmesi, buna karşın pandemi sonrası dönemde küresel para arzının geniş kalması, altın için destekleyici bir zemin oluşturmuştur. Likiditenin geniş seyretmesi, yatırımcıların riskten kaçış dönemlerinde altını daha cazip görmesine neden olmuştur. Ancak uzun vadede faizlerin yeniden sıkılaşması, altın üzerinde kademeli bir baskı yaratma potansiyelini korumaktadır.
Reel Faiz ve Bölgesel Ayrışmalar
ABD’de 10 yıllık reel getirilerin pozitif bölgede seyretmesine karşın Avrupa’da reel faizlerin sıfıra yakın olması, bölgesel bir ayrışma yaratmaktadır. Yüksek nominal faiz – düşük enflasyon kombinasyonu, getiri sağlamayan altın gibi varlıklara ilgiyi sınırlayabilir. Bu nedenle reel faizlerin seyri, 2025 boyunca altın fiyatları açısından kritik bir risk faktörü olarak kalmaktadır.
Jeopolitik Risklerin Altın Talebine Etkisi
Orta Doğu’daki çatışmaların tırmanması, Uzak Doğu’da ticaret gerilimlerinin yeniden gündeme gelmesi ve ABD seçim sürecinin küresel politika üzerindeki belirsizlikleri artırması, riskten kaçış eğilimini güçlendirmiştir. Tarihsel olarak jeopolitik belirsizlik dönemlerinde altına yönelen talep artışı, 2025’te de fiyatların yükselişinde önemli rol oynamaktadır.
Merkez Bankalarının Altın Alımları: Stratejik Rezerv Dönemi
Altın fiyatlarındaki bu tarihi yükseliş yalnızca bireysel yatırımcılarla açıklanamaz. 2025 yılında merkez bankaları, küresel altın talebinin en önemli itici güçlerinden biri haline gelmiştir. World Gold Council (WGC) verilerine göre, 2025’in ilk çeyreğinde merkez bankaları toplamda yaklaşık 244 ton altın alımı gerçekleştirdi. Bu alımların başında Polonya Merkez Bankası’nın 49 tonluk alımı dikkat çekmektedir. Ayrıca WGC’nin yayımladığı anket verilerine göre, merkez bankalarının %95’i önümüzdeki 12 ay içinde altın rezervlerini artırmayı planlamaktadır. Bu eğilim, altının yalnızca bir yatırım aracı değil, aynı zamanda rezerv çeşitlendirmesi ve ulusal finansal güvenlik unsuru olarak da önem kazandığını göstermektedir. Özellikle gelişmekte olan ekonomilerde, dolar ve euro gibi rezerv para birimlerine olan bağımlılığı azaltmak amacıyla altın alımları hız kazanmıştır. Merkez bankalarının bu stratejik hamleleri, küresel altın talebini yapısal olarak desteklemekte ve fiyatların yüksek seviyelerde kalmasına katkıda bulunmaktadır. Resmi rezervlerde altının payının artması, aynı zamanda piyasalarda görünür talep algısını da güçlendirmektedir.
Altın Stratejik Bir Dönüm Noktasında
2025 yılı itibarıyla altın piyasası, küresel ekonominin en karmaşık ama en güçlü temalarından biri haline gelmiştir. Enflasyonun kalıcılığı, jeopolitik risklerin artışı ve merkez bankalarının rezerv stratejileri, altını hem güvenli liman hem de stratejik rezerv varlığı olarak yeniden konumlandırmıştır. Küresel belirsizlikler sürdükçe, altın yalnızca bir yatırım aracı değil; finansal istikrarın sigortası olarak da değerlendirilmeye devam edecektir. Altın, 2025’te yalnızca yatırımcıların değil, merkez bankalarının da başrol oyuncusu olmayı sürdürmektedir.

YF Yüzyüze ile Anında Hesap Aç
YF Yüzyüze ile Anında Hesap Aç
Siz de YF Yüzyüze ile kuryesiz, evraksız bir şekilde Yatırım Finansman’da hesap açarak hem yurt içi hem de yurt dışı piyasalarda yatırım yapmaya başlayabilirsiniz.

