Makroekonomik Gelişmeler

20.07.2012

Para Politikası Kurulu (PPK) bugün gerçekleştirdiği aylık toplantısında beklemede kalmayı tercih etti. Piyasa katılımcılarının kabaca yarısı tarafından 50-100 baz puan bandında bir indirim öngörülen Merkez Bankası (MB) gecelik borç verme faizinin %11,5 olarak korunduğu toplantıdan, resmi politika faizi olan ve %5,75 düzeyinde bulunan 1-hafta vadeli repo ihlallerinde uygulanan oran için de bir değişiklik kararı çıkmadı. Böylece faiz koridorunun üst sınırını teşkil eden gecelik borç verme oranında 100 baz puan indirim gerçekleştirdiği Şubat ayı sonrasındaki beşinci toplantıda da Kurul faiz oranları ile ilgi bir değişiklik gerçekleştirmemiş oldu. PPK sonucunun beklentileri karşılayamadığı bir diğer alan ise zorunlu karşılıklar olarak gözüküyor. TL mevduatlar için ayrılan karşılıkların döviz olarak tutulabilecek azami oranı 5 puanlık bir artışla %55 olarak belirlenirken, altın cephesinde ise aynı oranda beklenen artışın MB tarafından tercih edilmediği ve üst sınırın %25 olarak korunduğu görülüyor.
Borç verme oranında indirime gitmemesinin PPK'nın halen şahince bir tutum sürdüğü anlamına gelmediğini düşünüyoruz. Öncelikle, daha önce de vurguladığımız gibi günlük politika faizinin son bir buçuk ayda 200 baz puandan fazla düşürülmesi ile önemli bir gevşeme halihazırda sağlanmış durumda. Ayrıca duyurudan çıkan "ek sıkılaştırma" ifadesi MB'nın enflasyon (ve de kur) konusunda son dönemde daha raht hissetmeye başladığının bir göstergesi. Son olarak yılsonu resmi tahmini için müjdelenen aşağı yönlü güncelleme ve orta vadeli hedefin erişilebilirliği konusunda gelen iyimser mesajlar para politikasının önceliklerinde önümüzdeki dönemde olası bir değişikliğin sinyallerini içeriyor. Gerek kur gerekse faiz cephesinde tepkilerin sınırlı olması piyasa katılıcılarının da bizim paralelimizde borç verme oranında indirimin gelecek aylar için gündemde kalmaya devam ettiğini düşündüğünü gösteriyor.

Yukarı