Makro Ekonomi - Haftalık Beklenti

04.08.2011

TCMB'nin bugün sonuçları saat 12.00'de açıklanacak olan "ara" toplantısında kısa vadeli faiz koridorunun" %1.5 olan alt bandını, %3.5-%5.0 seviyesine yükselteceğini tahmin ediyoruz. Böyle bir kararın alınması halinde TL üzerindeki baskının nispeten hafifleyeceğini ve döviz sepetinin bir ölçüde gevşeyebileceğini düşünüyoruz. Ancak hâlihazırda %7.5 seviyesinden geçen O/N faizleri nedeniyle TL likiditesi tarafında ek önlem alınmadığı durumda etkilerinin sınırlı kalacağını tahmin ediyoruz

Söz konusu toplantının döviz sepetinin hafta başındaki 2.037 seviyesinden dün itibarıyla 2.082 seviyesine doğru hareketlenmesinden kaynaklanmış olabileceğini tahmin ediyoruz.


Sepetin geçtiğimiz hafta 2.10 seviyesinin üzerine yükselmesi nedeniyle TCMB sözlü müdahale etme gereği duymuştu. MB Başkanı PPK toplantısının ardından yaptığı sunumda, TL'nin daha fazla zayıflamasının enflasyona zarar vereceğini söyleyerek bu seviyenin aşılmasına Banka'nın çok sıcak bakmayacağını ifade etmişti. Sepetin artmaya devam etmesi durumunda "kısa vadeli faiz koridorunun" daraltılacağını ve bunun da O/N borçlanma oranının önemli ölçüde artırılması yoluyla (%1,5'ten %3,5-4'e) olacağını belirtmişti.

TÜFE'nin aylık bazda kaydettiği %0,41'lik gerileme hem piyasanın beklediği %0,08'lik düşüşe hem de bizim -%0,1'luk öngörümüze kıyasla olumlu bir sürprize işaret etmekte. Ancak aylık TÜFE'nin beklentilerden fazla gerilemiş olmasının yıllık enflasyonun %6,24'ten %6,31'e çıkmasına engel olamadığını da belirtelim. Temmuz
ayında üretici fiyatları cephesinde de olumlu bir sürpriz olduğunu ve aylık ÜFE'nin %0,03 oranında düştüğünü görüyoruz. ÜFE için piyasa beklentisi %0,58'lik artış yönünde iken bizim tahminimiz artışın %0,7'ye kadar yükselebileceği yönündeydi. Tüketici fiyatları cephesinde olduğu gibi beklenenden olumlu gelen Temmuz ayı gerçekleşmesi yıllık ÜFE'nin de yükselmesini ve 5 ayın en yükseği olan %10,34'e erişmesini engelleyememiş durumda. Ancak bu noktada gerek yıllık TÜFE ve ÜFE'de kaydedilen artışların sırası ile 8 ve 14 baz puanla sınırlı olduğunun altını çizmek gerektiğini düşünüyoruz. Gıda enflasyonundaki aşağı savrulmaların gelecek dönemlerde daha yüksek sıçrayışların habercisi olması sebebi ile Temmuz ayı rakamlarının ardından yılsonu için %8,1 düzeyinde bulunan TÜFE öngörümüzü değiştirmiyoruz. MB'nin da artık açıkça belirttiği üzere önümüzdeki aylarda baz etkisi ile gerileyecek yıllık enflasyonun son çeyrekte izleyeceği seyrin önemli olduğu fikrindeyiz. Para politikasının büyümeyi destekler duruşu sebebi ile bu dönemdeki sıçramanın kuvvetli olabileceğine inanıyoruz.
Ancak açıklanan TÜFE rakamlarının, gündemi Avrupa'daki borç krizinin yarattığı çalkantılar olan bugünkü "ara" PPK toplantısı açısından bir fark yaratmayacağını ve Kurul tarafından gecelik borçlanma faizinin önemli oranda artırılacağını düşünüyoruz.

Yukarı