Makro Ekonomi - Haftalık Beklenti

22.04.2011
  • Yeni Merkez Bankası (MB) Başkanı atamasının ardından gerçekleştirilen ilk Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı bir kez daha piyasaların beklemediği olumsuz bir gelişme ile sonuçlandı. 1 aydan kısa vadeli TL mevduatlara uygulanan zorunlu karşılık (ZK) oranlarının 29 Nisan'dan itibaren geçerli olacak şekilde 1 puan artırılarak %16 düzeyine yükseltildiği toplantıda döviz yükümlüklerine de vadelerine göre karşılık uygulanmasını karar verilmiş durumda. Buna göre 1 yıldan kısa vadeli döviz mevduat hesaplarından artık %11 değil %12 oranında ZK ayrılacak. Ayrıca bankacılık sisteminin yurtdışından temin ettiği krediler ve gerçekleştirdiği Eurobond ihraçlarında da 1 yıldan kısa vadede %12, 1 ila 3 yıl vade arasında ise %11,5'lik karşılık ayrılması karara bağlanmış. Bu artırımların gerek bizim, gerekse tüm piyasa katılımcılarının MB'nın Mart ayındaki muazzam 400 baz puanlık artışı takiben bekle gör politikası izleyeceğini düşündüğü bir dönemde gelişmiş olduğunu hatırlatalım. Sürpriz ZK artışlarının, MB'nın kredi büyümesini kontrol altına almak adına uygulamakta ısrarcı olacağına işaret ettiği bu politikanın etkinliği konusunda soru işaretleri olduğu fikrindeyiz. Banka'nın karşılık artışları vasıtası ile piyasadan çektiği likiditeyi repo ihaleleri vasıtası ile geri veriyor oluşu, sağlanan fonların mevduatın kısa vade yapısı sebebi ile ikame edilebilir oluşundan dolayı etkinliği azaltan en önemli etken. MB'nın Mart ayındaki artışın sonuçsuz kalacağını şimdiden öngörerek bekle gör politikasını terk etmiş olabileceğini düşünüyoruz. Ancak piyasaya sinyal verme amaçlı kullanılmış olması yüksek ihtimal olan bugünkü sınırlı ZK artışlarını takip edecek aynı yöndeki hamlelerin faiz artışı yolu ile sağlanması gereken parasal sıkılaştırmayı ikame edemeyeceğine inanıyor, üçüncü çeyrek sonundan itibaren faiz artırımlarının başlayabileceğini tahmin ediyoruz.
  • MB'nin yaptığı beklenti anketine göre sene sonu enflasyon %6,9 seviyesinde bekleniyor. Resmi hedefin 1,5 puan üzerinde gerçekleşen enflasyon beklentisi aynı zam anda MB'nin görüşü ile ters düşüyor, ve kredibilite açığının orta ve uzun vadede devam ettiğini gösteriyor. 2011 yılının ilk çeyreğindeki ekonomik performansa yönelik güçlü sinyallere rağmen, sene sonu ve 2012 sonu büyüme beklentisi sırasıyla %5,1 ve %4,8 seviyelerini korudu. Yapılan ankete göre katılımcılar petrol fiyatlarındaki artışı cari açık beklentilerine yansıtmakta ağır kalırken, Lira'nın kısa vadede gücünü koruyacağını fakat orta ve uzun vadede dolar karşısında değer kaybedeceğini düşünüyor. Açıklanan anket sonuçları ile beraber piyasanın MB'den enflasyon konusunda ayrıştığını düşünüyor ve katılımcıların resmi enflasyon hedeflerini gerçekçi bulmadığını görüyoruz.
Yukarı