Geçtiğimiz haftanın son iki gününde toplam 2.190 puan (%3.3) dalgalanan İMKB-100 Endeksin, çarşamba-cuma değişimi ise sadece %0.66 oldu. Cuma günkü yükselişinin neredeyse tamamı son bir saat içinde gerçekleşen endeksin, haftalık kaybı ise %0.27 ile sınırlı kaldı.
Avrupa'nın kapsamlı Stoxx-600 Endeksi 10. haftayı da yükselerek tamamladı ve bu süre zarfında toplam %15 değer kazandı. Son yirmi yıl içindeki toplam 1075 adetlik haftalık veriyi analiz ettiğimizde, Stoxx-600 Endeksinin üst üste 10 hafta boyunca yükselişinin sadece 5 kez, 11 hafta boyunca ise sadece 4 kez gerçekleştiğini görüyoruz. Global krizin dip seviyelerinin görüldüğü Mart-2009 tarihinden itibaren bakıldığında ise Stoxx-600 Endeksinin 10 hafta boyunca yükselişi ilk kez oluyor. Dolayısıyla bu hafta ile birlikte 11. kez yükselme olasılığının istatistiksel açıdan oldukça düşük olduğunu düşünüyoruz. Ayrıca daha önceki örneklerine baktığımızda %15 oranındaki bir yükselişin ardından sıklıkla bir düzeltme sürecinin takip ettiği görülüyor. Öte yandan yükselişin bu kadar uzun bir zamana yayılmış olması ise teknik açıdan yaşanacak olası bir düzeltmenin ardından, "kritik" destek seviyeleri kırılmadığı sürece endeksin kaldığı yerden yükselişine devam etme ihtimaline işaret ediyor. Bu nedenle önümüzde hafta boyunca endeksi yakından izleyeceğiz.
ABD borsalarında ise yükselişler geçtiğimiz hafta ile birlikte üst üste beşinci haftasını tamamladı. SP500 Endeksi teknik açıdan önemli görülen 1.400 seviyesinin üzerinde haftayı tamamlamayı başardı. Ancak vadelisinin bu sabahki işlemlerde Cuma günü olduğu gibi tekrar 1.400 seviyesinin altına gerilediğini görüyoruz.
Küresel hisse senedi piyasalarındaki yükselişte Almanya Şansölyesi Angela Merkel'in, ECB tarafından önerilen tahvil alım programına karşı çıkmayacağı beklentileri etkili oluyor. Ayrıca Asya'dan, Avrupa'dan ve ABD'den gelen son ekonomik verilerin küresel zayıflama sinyalleri içermesi, önde gelen merkez bankalarının parasal genişleme adımı atma ihtimalini yükseltiyor.
Avrupa tahvil piyasasında ise geçtiğimiz hafta İspanya ve İtalya 2-yıllık tahvil faiz oranlarının üç hafta sonra ilk kez yükselmiş olması dikkat çekiyor; 10-yıllık tahvil faiz oranları ise İspanya'da hafif yükselirken, İtalya'da ise hafif geriledi. EUR/USD paritesi ise haftaya risk alma iştahının yüksek olması nedeniyle 1.2444 seviyesine kadar yükselerek başlasa da hafta boyunca düşüş eğiliminde hareket etti. Çin'den gelen ihracat verisinin zayıf kalması sonrasında ise 1.2242 seviyesini test etti ve haftayı %0.77'lik düşüş ile 1.2291'den tamamladı.
Bugüne baktığımızda Asya borsalarında Japonya'da açıklanan büyüme rakamının beklentilerin %50 altında kalmasının da etkisiyle yatay bir seyir olduğunu gözlüyoruz. ABD vadelileri %0.25-%0.30 ekside seyrediyor. Avrupa borsalarının ise %0.15-%0.20 oranında hafif alıcılı açılması bekleniyor. Haftayı 35 baz puan yükselişle %7.84'ten kapatan gösterge tahvilin faizi ise bugün tezgâhüstü piyasada %7.81-%7.85 bandında işlem görüyor.
Yurt içinde ise güne CHP Tunceli milletvekili Hüseyin Aygün'ün dün gece bölgede PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığı haberi ile başlıyoruz. Saat 10:00'da ise Haziran ayı Cari Açık verisi takip edilecek (beklenti: -$4.1 mlyr, önceki: -$5.83 mlyr)
Bugün yatay açılmasını beklediğimiz endeksin yukarıda 65.200 direncinin, aşağıda ise 64.850 desteğinin çalışıp çalışmayacağını takip edeceğiz.
